ŞEHİT BAŞKOMİSER AYDIN BARIŞ

1943 yılında Aydın’da dünyaya gelen Şehit Başkomiser Aydın Barış, polislik mesleğini yalnızca bir iş olarak değil; devletine sadakatin, milletine duyduğu sevginin ve insanlık onuruna bağlılığın bir emaneti olarak gördü. Onun için üniforma, sıradan bir giysi değil; taşıdığı sorumluluğun, vatan sevgisinin ve adalete adanmış bir ömrün simgesiydi.

Polis Teşkilatı’nda geçirdiği uzun yıllar boyunca Aydın Barış, sadece görev yapan bir memur olmadı; adalet anlayışıyla, vakur duruşuyla, çalışkanlığıyla ve insanlara olan yaklaşımıyla bir rehber, bir öğretmen ve her şeyden öte bir güven kaynağı oldu.

Gece gündüz demeden sürdürdüğü hizmetlerinde, milletin huzurunu kendi rahatının önüne koydu. Onun için halkın güvenliği, nefes almak kadar doğal ve vazgeçilmez bir görevdi.

Aydın Barış’ın hayatındaki en büyük güçlerden biri de ailesine duyduğu derin sevgi ve bağlılıktı. Bir baba olarak gösterdiği saygın duruş, kızlarında da iz bıraktı. Kızı Funda Barış, babasının disiplin, merhamet ve fedakarlıkla harmanlanmış yaşamından aldığı ilhamla doktorluğu seçti; insan hayatını korumayı, babasından miras kalan bir görev bilinciyle sürdürdü.

Diğer kızı Yonca Barış ise babasının izinden giderek polislik mesleğini seçti ve Emniyet Müdürü rütbesine kadar yükseldi. Onun cesaretini, kararlılığını ve adalet arzusunu kendi mesleki yaşamına katarak bu kutsal görevi bir sonraki nesle taşıdı.

Şehit Başkomiser Aydın Barış,1988 yılında İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’nden emekli olduğunda, belki üniformasını çıkarmıştı; ancak devletine bağlılığını, vatanına olan sadakatini asla unutmadı. Emeklilik onun için bir veda değil, hizmetin başka bir biçimde devamıydı. Ne yazık ki bu kıymetli duruş, hain terör örgütlerinin hedefi haline geldi.

12 Aralık 1990 sabahı, Kadıköy Ziverbey’de bir otobüs durağı, sıradan bir durak olmaktan çıkıp bir kahramanın son nefesini taşıyan sessiz bir tanığa dönüştü. Saat 08:45’te, pusuda bekleyen yıkıcı ve bölüsü terör örgütüne mensup hainler tarafından açılan ateş sonucu şehit edildi.

Bu alçak saldırı yalnızca bir insanı değil; onun temsil ettiği tüm değerleri, vatan sevgisini, adalet inancını ve fedakarlıkla örülü bir ömrü hedef aldı. Bugün huzurla soluduğumuz her nefeste, onun ve onun gibi nice kahramanın sessizce yazdığı destanların payı vardır.

Bizler, bu topraklarda güven içinde yaşıyorsak, bunun arkasında adını tarihe altın harflerle yazdırmış şehitlerimizin alın teri, cesareti, inancı ve kanı vardır.

Şehit Başkomiser Aydın Barış’ın aziz hatırası, yalnızca Aydın Polis Evi’nin duvarlarında değil; milletimizin yüreğinde, vicdanında ve hafızasında da ebediyen yaşamaya devam edecektir.

O, adaletin, cesaretin ve vatan sevgisinin sarsılmaz bir sembolüdür. Onun mirası, gelecek nesillere ilham olacak bir ışık, karanlığa meydan okuyan bir meşaledir.

Saygıyla ve rahmetle anıyoruz…


***

Alper UZUNGÜNGÖR

Başkomiser (E)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

II. MEŞRUTİYET’İN İLANI VE SİYASİ GELİŞMELER (1908 -1914)

TANZİMAT FERMANI (3 Kasım 1839)

ÜÇ ŞEHİT ÖYKÜSÜ (Polis Memurları Abdullah Bülbül, Mehmet Çolak ve Mustafa Kılıç’ın Anısına)